Türk Kahvesi Bağımlılığımız Nereden Geliyor ?
21-01-2025
02:47
500 yıl boyunca süregelen ortak tarihimizi keşfetmek
14.yy başlarında Habeşistan'dan tüm dünyaya yayıldığı ileri sürülen kahvenin, 1500'lü yılların başında İstanbul’a getirildiği tahmin edilmektedir. İstanbul’a ulaşan kahve, yeni bir hazırlama yöntemiyle, güğüm ve cezvelerde ağır ağır pişirilip Türk kahvesi olarak adlandırılmıştır. Tahtakale çevresindeki kahvehanelerin açılmasıyla birlikte, kahve hızla yayılmaya başlamıştır.Peki, Türk kahvesi nasıl pişirilirdi hiç düşündünüz mü?
Çok ince öğütülen Türk kahvesi, kömür ateşinde (közde) dikkatlice kavrulup pişirilirdi. Bir cezveye oda sıcaklığında su eklenir, isteğe göre şeker ilave edilerek pişirilirdi. Her bir fincana yaklaşık iki çay kaşığı kahve eklenirdi. Kahve, küçük fincanlarla sunulurdu.
Kitapların okunduğu, satranç ve tavla oyunlarının oynandığı, şiir ve edebiyat sohbetlerinin yapıldığı kahvehaneler ve kahve kültürü, dönemin sosyal hayatında önemli bir yer tutmuştur.
Saray mutfağında ve evlerde de yaygınlaşan kahve, çok miktarda tüketilmeye başlanmıştı. Çiğ kahve çekirdekleri tavalarda kavrulduktan sonra dibeklerde dövülüp cezvelerde pişirilerek içilirdi. Kahve, en saygın dostlara büyük bir özenle ikram edilirdi.Kısa süre içinde, İstanbul’a gelen tüccarlar, seyyahlar ve Osmanlı elçileri sayesinde Türk kahvesinin lezzeti ve ünü önce Avrupa’ya, ardından tüm dünyaya yayılmaya başladı.
Kahve Yasağı ve 2. Kahve Dalgası
Sonraki yıllarda, bu kahvehaneler padişahlar tarafından sıkı denetim altına alındı ve kapatılmaya başlandı. Gerekçe olarak, insanların bir araya gelip örgütlendikleri, devleti eleştirdikleri ve kahvenin insanlara enerji veren uyuşturucu özelliği taşıdığı düşüncesi gösterilmiştir. Yaklaşık yüz yıl sürecek bu yasak dönem dönem kısıtlı izin verilip tekrar yasaklanması süreciyle geçti. Bu yasakla birlikte ülkeye kaliteli kahvenin çok gelmediği söylentiler arasındadır.